KAZANDİBİ

Hamur tatlılarını sevmem ama sütlü tatlıları çok severim.. Hem hafif hem daha lezzetli oluyorlar.. Aslında en çok çikolatalı tatlılara bayılırım.. Çikolatasız olarak sevdiğim nadir tatlılardan biri kazandibi.. Bir diğeri de tavuk göğsü.. İki tatlıyı birbirine çok benzetiyorum zaten; ama en çok hangisini seviyorum bir türlü karar veremedim.. İlkokuldayken çok ateşlenip günlerce yattığım sırada babamın getirdiği tavukgöğsü uğruna iyileşmek için büyük çaba göstermiştim.. Hasta yatağımda yediğim o tavukgöğsünün tadını hiçbir yerde bulamadım bir daha.. Tavukgöğsünün yalancısını yapıyorum ama bu kazandibinin yalancısı değil, aslı.. Gayet de kolay; püf noktası ise üstünün o kızarıklığını vermek için uygun şekilde yakmak.. Buyrun kazandibine..



Malzemeler:

1 kilo 750 gram süt

1 fincan mısır nişastası

1 buçuk fincan pirinç unu

1 kaşık un

1 bardak su

Yarım fincan toz şeker

Bir tutam tuz (babaannem her tatlıya tadı tuzu yerinde olsun diyerek bir tutam tuz atardı; ben de öyle yapıyorum)

ve üzerini yakmak için 2 kaşık toz şeker ya da pudra şekeri

Yapılışı:

Bir bardak suda un, nişasta ve pirinç ununu ezin.. Sütü yarım fincan toz şekerle kaynatın, suda ezdiğimiz malzemeyi katıp muhallebi kıvamına gelene kadar kısık ateşte ve karıştırarak pişirin.. Geniş bir çelik tencerenin dibine 2 kaşık toz şekeri serpin, üzerine pişmiş olan muhallebiyi dökün.. Tencereyi harlı ateşe koyun ve şekeri yanana kadar 5 dakika kadar ocakta tutun.. Kenarları kızarmaya başladığında olmuş demektir; ocağı kapatın, soğuyana kadar öyle bekletin.. Soğuduktan sonra ince uzun dilimler halinde kesip, spatula ile kızarmış kısmı üste gelecek şekilde kıvırarak alıp servis tabaklarına dizin.. Şekeri az gelirse üzerine pudra şekeri serpebilirsiniz..